DOSTLUK 

Dostluk benim için ahşaptan yapılmış bir baston  gibidir. O ahşaptan yapılmış baston bizi yeri geldiğinde bir yoldaş , bir dost olur ama unutulmaması gereken o bastonun ahşaptan yapıldığıdır. Ahşap baston sizi destekler her fırtınada , her zorlukta ama her fırtına sonunda suyu içine atar ve o an gelir baston ortadan ikiye ayrılı verir. İşin kötü yanı ise bastona alışmış olmanızdır. Halbuki bastona alışmış olmasaydınız. Düştüğünüz başka bir bastona ihtiyaç duymazdınız ama alışmak öyle bir şeydir ki alıştığınız an başka bir baston istersiniz eğer başka bir baston bula maşanız bir dağa kalk amasınız. Tabi ki de burada bahsettiğim asıl şeyin baston olmadığını anlamışınızdır.
Tabi ki de her dost böyle değildir. Bazı dostlar vardır demir gibidir. O paslanır siz çözersiniz , siz paslanırsınız o çözer. 
 
Peki dostluk neden bu kadar önemli? Dostluğun bu kadar önemli olmasının sebebi ise insanın sosyal bir varlık olmasının kaynaklıdır. İnsanlar dertlerini ve kaygılarını anlatmak isterler , bunun içinde insanlar kendi dillerini oluşturmuşlardır.   

Hep dostluğun iyi yanlarını konuştuk birazda kötü yanlarını konuşalım. Dostluğun iyi olduğu kadar kötü yanları da vardır. Aristoteles'in bu konuyla alakalı çok beğendiğim bir cümlesi vardır.  Bizlere en büyük zararları verenler dostlarımızdır.

Beni yanlış anlamayın dost edinmeyin demi yorum sadece düştüğünüzde kalkmak için bir bastona tutunmayın diyorum. Çünkü kendiniz kendinizi kaldırmayı öğrenemez şeniz zamanı geldiğinde o çukurdan çıkaracak birisi kalmaya bilir etrafınızda.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Rüya